Kahkahanın Bilimsel İncelemesi
Kahkaha, insanların yaşamlarında önemli bir rol oynayan ve çeşitli fizyolojik ve psikolojik etkilere sahip olan bir eylemdir.
Bu yazıda, kahkahanın bilimsel açıdan incelenmesi, bu olayın insan sağlığına olan ve insan psikolojisine etkilerini açıklamaya çalışacağız.
Görme ve Algılama; komik bir durum veya olayı algıladığınızda, beyindeki görme korteksi bu bilgiyi işler. Beyin, görsel bilgiyi analiz eder ve bu bilginin komik olduğunu algılar.
Bilgiyi İşleme; komik bir durumu algıladıktan sonra, bilgi beyinde farklı bölgelere iletilir. Öncelikle, frontal loblar ve temporal loblar gibi bölgelerde bilgi işlenir. Bu bölgeler, algılanan bilgiyi değerlendirir ve anlamlandırır.
Duygusal Tepki; komik bir durumu algıladığınızda, beyindeki duygusal merkezler aktive olur. Limbik sistem, özellikle hipotalamus ve amigdala gibi yapılar, duygusal tepkiyi düzenler. Bu bölgeler, neşe, mutluluk hislerini tetikleyen nörotransmitterlerin yayılmasını artırır.
Motor Yanıt; Kahkaha sırasında, beyin yüz kaslarını kontrol eden motor korteks ve beyin sapı gibi bölgelere komutlar gönderir. Bu komutlar, yüz kaslarının belirli bir şekilde hareket etmesini sağlar ve kahkaha fiziksel olarak ortaya çıkar.
Ödül Sistemi Aktivasyonu; komik bir durumla karşılaştığınızda, beyindeki ödül sistemi aktive olur. Özellikle, ventral tegmental alan adı verilen bir bölge, dopamin adı verilen bir nörotransmitterin salınımını artırır. Bu da zevk ve ödül hissinin artmasına yol açar.
kahkaha sırasında bir dizi değişiklik meydana gelir. Solunum hızı artar, kalp atışları hızlanır ve yüz kasları hareketlenir. Bu fizyolojik tepkiler, kahkahanın stresi azaltıcı etkilerinden kaynaklanır. Araştırmalar, kahkaha sırasında stres hormonlarının azaldığını ve mutluluk hormonları olan endorfin (mutluluk hormonu) salgılandığı göstermektedir.
Psikolojik açıdan, kahkaha genellikle mutluluk, neşe ve keyif hissi ile ilişkilendirilir. Kahkaha aynı zamanda sosyal duygusal bağları güçlendirebilir ve iletişimi kolaylaştırabilir. Birlikte güldüğümüzde, başkalarıyla daha güçlü bir bağ hissedebiliriz. Ayrıca, kahkaha zihinsel işlevleri de etkiler. Komik bir durumla karşılaştığımızda, beyin dopamin salgılar, bu da zihinsel uyanıklığı artırabilir ve öğrenme yeteneğini destekleyebilir.
Şöyle ki bir kafede oturduğunuzu ve arka masadan birisinde kahkahalar ve gülüşmeler duyduğunuzu düşünün.
Size nasıl hissettirir bu sesler? Sizi gülümsetebilir, hatta kahkaha bile attırabilir, gerçekleşmesi ihtimal seçenekler bunlar gibi duruyor.
Şimdi o kişinin gülüyor olduğu değil de, bir cenazede hemen arka sıranızda olduğunu hayal edin durum böyleyken kahkaha kulağa o kadar da davetkar gelmiyor.
Gerçek şu ki: kahkaha her zaman olumlu olumlu yada sağlıklı bir duruma işaret etmez. Bilime göre kahkaha gerçek yada spontaneden simulare edilene (sahte),uyarılandan örneğin gıdıklama ile etkilenen uyuşturucu yada ilaçlar yoluyla ve hatta patolojik olarak değişene kadar birçok farklı şekilde sınıflandırılıyor ancak kahkahanın gerçek sinirsel temeli hala çok iyi bilinmiyor
Sonuç olarak: kahkaha insan davranışının karmaşık bir yönüdür ve bir dizi fizyolojik, psikolojik ve sosyal etkiye sahiptir. Bu etkilerin anlaşılması, kahkahanın sağlık üzerindeki potansiyel faydalarının daha iyi anlaşılmasına yol açar.
Kahkaha atmanın fizyolojik açıklamasını kısaca yaptığımıza göre şimdi de gerçek kahkahanın ve gerçek gülmemin üstünde duralım.
Sadece mutlu ya da iyi hissettiğimiz için mi güleriz? Çoğu zaman evet, gelin biraz edebiyat yapalım şimdiki dünyada hisler ne kadar gerçek bunu fark etmeyebiliriz çünkü yalan hislerin, yalan duyguların savaşındayız. En basitinden ait olmadığınız bir ortamda yalandan hiç gülmediniz mi – dışlanmamak soyutlanmamak için gülme taklidi yapmadınız mı-
Çoğumuz bu cümlede kendinden bir şeyler bulacaktır. Kötüde hissetmeyin kendinizi farkında bile olmayabilirsiniz oyunun, bu belki iyi bir olaydır çünkü karşımızdaki kişiyi mutlu etmiştir, gerçekten sevdiğiniz biriyse yalandan gülmeniz sizi mutlu etmiştir ama değilse bu size zarar veriyor olabilir mi? Bunun cevabını yaş aldıkça artık taklit yapamaz dereceye kadar yorulduğumuz zaman anlarız ve bu biraz geç olmuş olabilir en iyisi biz şimdi kendimizi kasmadığımız ve gerçek mimik yaptığımız gerçek duygular hissettiğimiz ortamları olayları ve en önemlisi insanları seçelim.
Kahkaha bazılarımızın çığlığı olabilir mi ?
Evet olabilir!
Joker filmini izlediyseniz yukarıda dediklerim size yabancı gelmeyecektir, duygu durumunu ifade edemediği için kızgınlık veya üzüntü anında sadece kahkaha ile duygusal dışa aktarım yaşıyordu bu da normal insanlar için normal değildi. Bilim insanları bu davranışı artık hastalık olarak adlandırdıkları davranışa isim bile vermişler, psödobulbar etki (duygu kontrolsüzlüğü)
etrafımızda bu tanıya uygun kişi- kişiler olabilir, onları ne kadar görüyoruz bilemeyiz ya da bizde bu hastalığa sahip olabiliriz sadece tek duygu üzerinde durmakta hata.
Hangi duyguları köreltiyoruz da diğer duygular daha fazla gün yüzüne çıkıyor? Kin nefret haset gibi duyguların şu anki çağ nedeniyle daha baskın olmasına bu duyguları bastırmak mı denilir yoksa gizlemek mi bilmiyorum ama farklı duygularla dile getiriyoruz. Bunu durdurmak kolay değil, biz kendi iyiliğimiz için yaşamımızda bize verilen sürede duygularımızı gerçek yaşamaya çalışmalıyız.
Yazar: Semanur ÇAĞLAR